“Azınlık eğitiminden sorumlu olan herkesi, ayrımcılık içeren yanlış uygulamalardan ivedilikle vazgeçmeye davet ediyoruz”

Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu (BTTADK) Türk Azınlık okullarının kapatılmasıyla ilgili yazılı bir açıklama yayımladı.
Açıklamada, “Ülkemiz Yunanistan Batı Trakya Türk Azınlık okullarını idari reform çalışmaları kapsamında ele alıp, çocuk azlığını bahane ederek, onlarca okulumuzu sistematik olarak kapatmış ve kapatmaktadır. Bu hususta ne sürekli sadık olduğunu iddia ettiği Lozan Barış Antlaşması’na uygun davranmıştır ne de Azınlık insanını yine iddia ettiği gibi eşit yurttaş olarak görme eğiliminde olmuştur.” ifadelerine yer verildi.
Yunanistan’ın geçtiğimiz yıl Kardiçe ili Argiri köyünde sadece 1 öğrenci, bu yılda Keçi Adası’nda sadece 2 öğrenci için ilkokul açtığı hatırlatılan açıklamada, “Yurttaşlarımızın böyle bir hizmeti almalarından ziyadesiyle mutlu olduğumuzu ifade etmekle birlikte, aksi bir uygulamayı Azınlık okullarında görmekten de ziyadesiyle üzgünüz.” denildi.
Azınlık okullarında yeterli öğrenci sayısına ulaşılınca tekrar okulun eğitime açılacağı beyan edilmesine rağmen bunun gerçekte olmadığı belirtilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Azınlık okulları 9 öğrencinin bir altına düştüğünde sürekli kapatıldı. Kapatılırken de geçici olarak eğitimin askıya alındığı, yeterli öğrenci sayısına ulaşılınca tekrar okulun eğitime açılacağı beyan edildi. Bunun hakikat olmadığını yönetimlerin aksi uygulamaları ile azınlık maalesef tecrübe etti. Geçmiş yıllarda Meriç ilindeki Musaköy Azınlık ilkokulu, bu yıl ise İskeçe ilindeki Mizanlı azınlık ilkokulu yeterli öğrenci sayısına ulaşmış ve okulların açılması için gerekli müracaatın yapılmış olmasına rağmen bunların açılmaması çifte standarttır.
“EŞİT YURTTAŞLIK ÖZLEMİ ÇEKEN AZINLIK İNSANINA VE EĞİTİMİNE GÖSTERİLEN BU MUAMELE REVA MIDIR?”
Eğitim, Din İşleri ve Spor Bakanı Sayın Sofia Zacharaki’nin belirttiği üzere, ulusal fenerlerin açık kalması adına 2 çocuk için okul açılırken, Azınlığın fenerlerini bir bir söndürülmesini ne anlayabiliyor ne de kabul ediyoruz. Bir asrı aşkın bir süredir bu ülkenin yurttaşı olan Azınlık insanını, kendisine mahsus Azınlık eğitiminden mahrum bırakmaktan ne amaçlanmaktadır? Eşit yurttaşlık özlemi çeken Azınlık insanına ve eğitimine gösterilen bu muamele reva mıdır?”
Danışma Kurulu açıklamasının son bölümünde, “Azınlık eğitiminden sorumlu olan herkesi, dayatılan bu uygulamaları tekrar düşünmeye, ayrımcılık içeren yanlış uygulamalardan ivedilikle vazgeçmeye davet ediyoruz.” ifadeleri yer aldı.