Stamatis Sakellion: “Türk kimliğinin tanınmaması azınlık mensuplarında “açık bir yara” bırakıyor”

Epohi gazetesi, Batı Trakya’da yaşayan Türklerin kimliklerinin tanınmamasının yalnızca bir azınlık meselesi olmadığını, aynı zamanda Yunanistan demokrasisi açısından önemli bir eksiklik olarak değerlendirildiğini yazdı.
Gazeteci Stamatis Sakellion tarafından kaleme alınan analizde, Türk kimliğinin Yunan devleti tarafından tanınmamasının azınlık mensuplarında “açık bir yara” bıraktığı ifade edildi.
Haberde, Batı Trakya’daki Türk azınlık mensuplarının bireysel olarak kendilerini “Türk” olarak tanımlayabildikleri ancak bu kimliğin toplu şekilde ifade edilmesine hala izin verilmediği hatırlatıldı.
Bu durumun, Lozan Antlaşması’nda yer alan “Müslüman” tanımına dayandırıldığı ancak söz konusu ifadenin tarihsel olarak dini temelli olduğu ve günümüz koşullarında kimliğin tanınmamasına gerekçe oluşturamayacağı vurgulandı.
Kimlik konusundaki kısıtlamaların azınlık mensuplarının günlük yaşamını ve örgütlenme haklarını dolaylı biçimde etkilediğinin altı çizilen analizde, bu uygulamaların bölgede uzun yıllardır süren bir “güvensizlik duygusunu” beslediğine dikkati çekildi.
Gazete, “Bu meselenin çözülmesi, yalnızca Batı Trakya’daki bir topluluğun değil, aynı zamanda ülkenin demokratik olgunluğunun da göstergesi olacak.” ifadesine yer verdi.
YUNANİSTAN, TÜRK KİMLİĞİNİ İNKAR EDİYOR
Lozan Barış Antlaşması, Batı Trakya’daki Türk varlığını fiilen tanıyan hükümler içermesine rağmen Yunanistan hükümeti, Türk azınlık ifadesinin antlaşma metninde yer almadığını ileri sürerek azınlığın etnik kimliğini tanımıyor.
Lozan Barış Antlaşması’nın “Azınlıkların Korunması” başlıklı maddelerinde, “Müslüman” tabiri geçse de antlaşmanın diğer hükümlerinde yer alan “Türk” ifadesi ve konferans tutanaklarında yapılan beyanlar, mübadele dışında bırakılan Batı Trakya’daki azınlık mensuplarının Türk olduklarını açıkça ortaya koyuyor.